8 Mart Dünya Kadınlar Günü, kadınların toplumsal, ekonomik, hukuki ve siyasi haklarının ve taleplerinin karşılanması noktasında dünya çapında verilen önemin artması ile 1977 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulunca 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olarak kabul edilmiştir.

Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Kurtuluş Savaşı sırasında ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında fedakarlıklarıyla yeniden devlet kurma yükünü omuzlayan Türk kadınının dünyaya örnek teşkil edecek şekilde yetişmesi ve toplumsal hayat içerisinde yerini alması için en ileri adımları atmıştır.

Eğitim, bilim, kültür, sanat, siyaset, ekonomi ve spor gibi her alanda büyük başarılar ortaya koyan kadınlarımıza verilen haklar Cumhuriyetimizin önemli kazanımlarından biri olmuştur. Bu kazanımlarının yanı sıra annelik gibi çok yüce bir makam ile de toplum içerisinde söz sahibi olan kadınlarımız, bugün elde ettikleri kazanımların haklı onurunu yaşamaktadır.

Günümüzde bir toplumun gelişmişlik düzeyinin en önemli göstergelerinden birisi, kadının statüsü ve hakları konusundaki durumudur. Toplumun yarısını oluşturan kadınları üretimden ve katılımdan dışlayan bir toplumun gelişmesi ve kalkınması mümkün değildir. Kadınların hayatın her alanında aktif olarak yer almaları o toplumun gelişimi ve kalkınması için hayati önem taşımaktadır.

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli bir sorun olarak karşımıza çıkan kadına yönelik şiddetin önlenmesi için de Devletimiz önemli düzenleme ve uygulamaları hayata geçirmiştir. Devletimizin attığı adımlarla toplumun tüm kesimleriyle iş birliği içerisinde, kararlılıkla yürütülecek çalışmalarla bu önemli sorunun çözümünde önemli başarılar sağlanması ve bunun devam ettirilmesine olan inancımı ayrıca belirtmek istiyorum.

“Cennet annelerin ayakları altındadır.” buyruğuna bizleri muhatap kılan bir anlayışın mensupları olarak aile kurumunun temelini oluşturan, değerlerimizin temsilcisi, taşıyıcısı ve koruyucusu olan kadınlarımız, sosyal ve ekonomik hayattaki bu başarıları kadar yetiştirdikleri nesillerle de geleceğimizin şekillenmesine herkesten daha çok katkıda bulunmaktadır.

Bu duygu ve düşüncelerle sevgi, şefkat ve fedakarlığın timsali olan, evladını vatan toprağına emanet eden şehit annelerimiz ve eşleri başta olmak üzere tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor, kadınların daha aktif olduğu bir dünyada barış ve hoşgörünün egemen olması dileği ile sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

naciisler@gmail.com