İYİ Parti Nevşehir İl Başkanı Ömer Ay, son günlerde yaptığı faaliyetler ile tepkileri üzerine çeken Nevşehir Belediyesi'nde garip şeylerin olduğunu belirtti.
İYİ Parti Nevşehir İl Başkanı Ömer Ay, Nevşehir ve Türkiye gündemine dair değerlendirmeler yapmak için basın mensupları ile bir araya geldi.
İYİ Parti İl Başkanı Ömer Ay aylık rutin olarak düzenlediği basın toplantıları ile gündeme değinmeye devam ediyor. Hizmet binasında yine gazeteciler ile bir araya gelen Başkan Ay'ın hedefinde Nevşehir Belediyesi, Mülteciler, yangınlar, işsizlik, Çevreyolu sorunu, sıcak asfalt sorunu ve çevre illere bağlantı yollarında ki sorunlara değindi.
İLLERE BAĞLANTI YOLLARI SICAK ASFALT BEKLİYOR
Çevre illere bağlantı yollarının biran önce sıcak asfalt beklediğini ifade eden Ömer Ay, 'Tüm Nevşehir halkının fark ettiği üzere Nevşehir'e yaklaştığımız yolların taş asfalt olması büyük rahatsızlık veriyor. Kayseri, Aksaray, Niğde, Kırşehir illerinden Nevşehir'e bağlantı yolarının biran önce yapılması gerektiğini belirtti.
'YENİ ÇEVRE YOLU NE OLDU?'
Nevşehir'de son yıllarda ciddi derecede artan araç yoğunluğundan dolayı trafiğinin kaldırmadığını vurgulayan Başkan Ay, acilen bu şehrin yeni bir çevre yoluna ihtiyacı vardır. 20 yıl önce söz verildi ancak halen bununla ilgili hiçbir çalışma yapılmadı. Nevşehir halkı verilen sözlerin icraata dökülmesi için daha kaç yıl bekleyecek.?' dedi.
'İŞSİZLİK BÜYÜYOR'
Türkiye'nin en büyük sorunlarından bir tanesi de işsizlik olduğunu vurgulayan İYİ Parti İl Başkanı Ömer Ay, 'Türkiye'nin milyonlarca işsizi dururken ve kendi emeklisine, ancak 1500 TL maaş bağlayabilen Türkiye'nin mültecilere 1350 TL maaş vermesini onaylıyor musunuz?
Bu mülteciler eğer Ülkelerine gönderilmezse Türkiye'nin başına bela olacaklardır. Bu konu asla bir insani konu veya bir Ensar-Muhacir konusu değil, emperyalist bir projedir. Bir Proje olduğu asla hatırdan çıkarılmamalıdır.' dedi.
YANGINLAR YÜREKLERİMİZİ DAĞLIYOR
Yurdun pek çok bölgesinde ve aynı anda başlayan orman yangınları sadece ağaçları, evleri yakmakla ve hayvanların telef olmasına yol açmış olmakla kalmadığını ifade eden Başkan Ömer Ay, 'Milletçe yüreklerimizdağlamıştır. Çok üzgünüz. İnsanlarımızın yangınla ölümüne mücadelesi, dilsiz hayvanların çaresizlik içinde çırpınışları ve yavrularını korumak içgüdüsü ile uçup kurtulmaktan imtina eden leyleğin görüntüleri gözümüzün önünden hiç gitmiyor. Yangınlarda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, ev ve işini kaybedenlerle bütün milletimize geçmiş olsun dileklerimizi ifade etmek istiyorum. En acısı ise Ülkemiz yanarken, ciğerlerimiz yanarken etkili ve sonuç alıcı bir mücadele verilemeyişi milletimizi kahretmiştir. Aya gitme planları yaparken, yangın söndürme uçağı bulamayınca rüyadan uyandık. Dünyada makam aracı sayısında birinciyiz ancak yangın söndürme uçağı sayısında sonuncuyuz. Dünyada Cumhurbaşkanına ait 13 adet uçağı olan ve fakat yangınla mücadele uçağı hiç olmayan başka bir ülke yoktur. Dünyada mültecilere 50 milyar dolar harcayan ve her yıl 10 milyar dolar harcamaya devam ettiği halde THK elindeki yangın söndürme uçaklarına 4 milyonluk bakımı yapamayan başka bir ülke düşünebilir misiniz?
Suriye ve mülteci krizi yönetilememiştir. Ekonomik Kriz yönetilememiştir. Salgın, maske ve aşı krizi yönetilememiştir, sel, su baskını ve deprem gibi afetler de yönetilememiştir. Hükümet son olarak Yangın krizini de yönetememiştir. Tek becerisi milletle alay edercesine çay fırlatmaktır. Utanmadan yanan insanların üzerlerine de çay atmışlardır. Hükümet yönetme ve sorunlarımızı çözme yeteneğini tamamen kaybetmiştir. Türkiye yönetilememekte ve sürekli savrulmaktadır. Bunu artık bütün milletimiz görmelidir, görmek zorundadır. Bu Hükümetle geleceğimiz yoktur, kalmamıştır.
Suriye'yi ABD ile Ak Parti iktidarı iş birliği yaparak parçalamış, Esat rejimi ise Rusya'yı çağırmak zorunda kalmıştır. Sonuçta ABD ile Rusya anlaşmış, Suriye'nin bir kısmına Rusya hakim olurken Fırat'ın Doğusunda kalan 800 km boyunca sınırımızda ABD'nin kontrolünde PYD devletçiği oluşmuş ve bize de milyonlarca Suriyeli mülteciyi beslemek kalmıştır. Milyonlarca Afganlı da yoldadır.
Sevgili Ak Partili vatandaşlarımız, bu 10 milyonlarca mültecinin kim olduğunu biliyor musunuz? Bunların PKK'lı, PYD'li, Taliban, El Nusracı veya Deaşcı olup olmadığından emin misiniz? Bu bir Beka sorunu değilse nedir? Türkiye'nin milyonlarca işsizi dururken ve kendi emeklisine, ancak 1500 TL maaş bağlayabilen Türkiye'nin mültecilere 1350 TL maaş vermesini onaylıyor musunuz?
Bu mülteciler eğer Ülkelerine gönderilmezse Türkiye'nin başına bela olacaklardır. Bu konu asla bir insani konu veya bir Ensar-Muhacir konusu değil, emperyalist bir projedir. Bir Proje olduğu asla hatırdan çıkarılmamalıdır.' dedi.
' BELEDİYE'DE GARİP ŞEYLER OLUYOR'
Nevşehir Belediyesi garip işler yapıldığını vurgulayan Başkan Ömer Ay, 'Mahallelerde eğlenceler düzenliyor, ücretsiz mısır ve gazoz dağıtıyor, şehrimizin ana caddesi orta bölmesi her sene sökülüp yeniden yapılıyor. Bununla ne amaçlandığı anlaşılamamaktadır. Nevşehir'in sorunu, ana caddenin orta bölmesinin ne olacağı ve nasıl bölüneceği değildir. Sorunlarımızın başında oto Park sorunu gelmektedir.' dedi.
Ak Partili Belediye 20-30 yıldır tek bir oto parkı yapamadığını söyleyen Başkan,'Nevşehir 128 bin araçla, araç yoğunluğu en yüksek illerimizin başında yer almasına rağmen oto parkı yok denilecek kadar azdır. Buna rağmen iki şeritli caddelerimizin de ilk şeritleri park yeri olarak kullanılmakta ve çok yüksek park parası alınmaktadır. Esasen iki şeritli caddelerin bir şeridinin park yeri olarak kullanılması doğru olmadığı ve tek sıra araç kuyrukları oluşmasına yol açtığı gibi alınan park ücretleri de çok fahiştir.' dedi.
OTEL Mİ, ÖĞRETMEN EVİ Mİ?
Yeni Öğretmenevi konusuna da değinen Ömer Ay, 'Yeni Öğretmen Evimizin Nevşehir'imize hayırlı olmasını diliyorum. Ancak yeni öğretmen evi şehir dışında olması sebebiyle daha çok bir otel olarak kullanılacağı anlaşılmakla, eski öğretmen evimizin öğretmenler lokali olarak kalması ve özellikle emekli öğretmenlerimizin bu imkandan mahrum bırakılmaması gerekmektedir. Eski Öğretmen Evinin Vilayetler Birliğine tahsisi doğru değildir, Türkiye genelinde uygulandığı gibi Bakım ve onarımının özel idare tarafından yapılarak az bir kira bedeli karşılığında VE şirketine tahsisi ayrıca sorunludur. Vilayetler Birliğine tahsisi halinde İYİ parti iktidarında tekrar alınacak ve Öğretmenler Lokali haline dönüştürülecektir' dedi.
'BAYRAM HACILI'DA NELER OLUYOR?'
Büyük bölümü Nevşehir ilimiz sınırları içinde olmakla beraber Kayseri'ye bağlı Bayram hacılı köyüne de sınırı olması sebebiyle Bayram Hacılı barajı olarak adlandırılan barajda halen MGS adlı bir firma HES adıyla bilinen suyun kuvvetinden enerji üretimi faaliyetini sürdürdüğünü öne süren İYİ Parti İl Başkanı Ömer Ay, 'Bununla yetinmeyen firma baraj suyunun üzerine yüzer güneş panelleri yerleştirmek suretiyle ilave güneş enerjisi elde etmek istemekte ve bu amaçla ÇED raporu almaya çalışmaktadır. Baraj suyunun üzerine güneş panelleri yerleştirilmesi suyun kimyasını bozacak ve ısınmasına sebep olabilecektir. Halen baraja sınırı olan köylülerin çevrede lokanta ve kafe işletmeleri bulunmaktadır. 20-30 ortağı olan Su Ürünleri Kooperatifinin Tarım ve Orman Bakanlığı ile yapılmış uzun süreli sözleşmeleri vardır ve süresi devam etmektedir. Bu kooperatif üyeleri barajdan balık tutarak ve çevre illere satarak geçimlerini sağlamaktadırlar. Suyun üzerine yerleştirilecek güneş panelleri balıkları da yok edebilecektir. Ayrıca çevre tarımına da katkısı olan suyun kimyasının değişmesi tarım sektörüne, çevrenin eko sitemine zarar verecek ve turizm amaçlı motor ve tekne turlarını da yok edecektir. Kısaca bölgenin doğal yapısını değiştirecek bir uygulama ile karşı karşıyayız. Bu şirkete ÇED raporu verilmesi doğru değildir, bölge halkına haksızlıktır.
İYİ Parti iktidarında baraj suyunun üzerine yerleştirilecek güneş paneli uygulamasına müsaade edilmeyecektir. Bölgede tarıma elverişsiz binlerce hektar güneş paneli kurulacak saha vardır, oralarda kurulmalıdır.' dedi.
'PARTİMİZ İKTİDARA YÜRÜMEKTEDİR'
Son olarak İYİ Parti'nin Ülkeyi ayağa kaldıracak projeleri ile iktidara yürüdüğüne değinen Ömer Ay, açıklamasının devamında; 'İyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sitem projemizi milletimizle paylaşmış bulunuyoruz. Türk tarım sektörünü girdileri sübvanse etmek suretiyle ayağa kaldıracak ithalat yapan değil ihracata koşan bir verimliliğe kavuşturacağız. Eğitimi işsizler ordusu yetiştiren yapıdan üretim yapan bir kaliteye kavuşturacağız. Artagan Projesiyle, haksız dolaylı vergi sisteminden tabana yayılmış gelirden alınan vergi sistemine geçeceğiz. Tiksindirici Borç doktrini ile ülkemizin kaynaklarını satan ve yağmalayanlara, ülkemizi zarara sokanlara hesabını soracağız.' Şeklinde konuştu.
