Dünyanın gözbebeği Unesco Dünya Mirası Kapadokya’nın Çavuşin köyünde yapılmakta olan inşaatlar tarihi peribacaları arasındaki mesafe 30 metreye kadar yakınlaşmasını gören yerli ve yabancılar tepkiyle karşılayarak bu bölgeye kimler tarafından izin veriliyor hayret doğrusu diyede tepki gösteriyorlar.
Eşsiz görünümlü peribacaları daha gerçekçi koruma ve kurtarma bekliyor
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından Türkiye’de Dünya Kültür Mirası listesine 1986 yılında alınan Kapadokya Kaya Kiliseleri ve Peribacalarının, tarihsel süreci içerisinde hızla tahrip olma sürecinden UNESCO’nun bilimsel önderliğinde daha gerçekçi bir şekilde korunup kurtarılabileceği belirtiliyor.
Dünyanın en ilginç yer yüzü şekillerinden biri olan peribacaları ile onların içlerine yapılmış konut ve inanç mekanların oldukça yoğunluk kazandığı Kapadokya bölgesinde, bu değerlerin daha gerçekçi değerler ışığında korunması ve kurtarılması düşüncesinin yaygınlaşmasıyla aynı zaman dilimine denk gelmesiyle UNESCO’nun, kuruluş amacı ile örtüştüğünü belirten bölge turizmcileri, sistemli korumacılık ilkesinde en gerçekçi koruma stilinin bölgede yaşamlarını devam ettiren insanların koruyucu manadaki çalışmalarının oldukça etkin olmasının önemli bir kavram olmasına karşın, doğal nedenlere dayalı tahribata karşı, bölge insanları ve yöresel imkanların kısıtlı bir detay ortaya koyduğunu belirtiyorlar.
Bölgede etkili bir korumacılığın çıkartılan yasalarla bir türlü örtüşememesinin beraberinde getirdiği sıkıntılarda etkinliğini ortaya koyamadığından bölge turizmcileri yakınıyor. Sektör temsilcilerine göre, insan niteliğinin ön plana alınmasıyla, milyonlarca yıllık gizemli tarihi içerisinde barındıran dünyanın doğallık açısından herhangi bir insan eli değmeden ortaya konulması nedeniyle dünyanın doğal açık hava müzesi konumundaki Kapadokya’ya 1985 yılında taşıdığı misyonuna uygun bir anlayışla UNESCO’nun özellikle bilimsel, araç ve gereç desteği sağlaması kaçınılmaz.
Turizm değerini sadece doğallığı ve bu doğallığın tarihi seyri içerisinde kültürel birikimleri ile ciddi manada akselerasyon kazandıran Kapadokya’da yerel yönetimlerin yanı sıra devlet imkanlarının UNESCO desteği ile bütünleşmesi ile daha gerçekçi bir korumacılık sisteminin yaygın hale gelebileceğine inandığını belirten sektör temsilcileri, bu kapsamda bölgedeki yerel yöneticiler başta olmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı ilgilileri, turizm sektörü ve bu amaçlı eğitim veren Üniversitelerden bilim adamları ile UNESCO’nun üst düzeyde katılımının sağlanabileceği ortak bir toplantının artık kaçınılmaz olduğunu kaydettiler.
Sektör temsilcileri ayrıca; “Yetkili organların kararlı bir çizgi içerisinde hareket etmeleri Kapadokya’daki doğal, kültürel ve tarihsel birikimlerin daha etkin bir şekilde korunmasında önemli olduğu düşüncesindeyiz. Bugün kıyıların korunması düşüncesinden hareketle kıyı kanunu bulunmasına karşın, dünyanın hiçbir ülkesinde bulunmayan eşsiz görünümlü Peribacaları ve yer altı kent yerleşimleri ile dünya kültür envanterine girebilen bir büyük merkezin daha gerçekçi anlayış sistemlerini yaşama geçirerek korunması, kurtarılması ve geliştirilmesine yönelik bir kanunu bile yok. Bu düşüncenin bir an önce yaşama geçirilmesi gerektiğine inanıyorum. Biz bugün bunları yapamaz isek, geleceğe bırakacak peribacaları, kaya kiliselerini bulmakta önümüzdeki günlerde oldukça zorlanabileceğimize inanıyorum. Bunun için uluslararası ölçekte bir toplantı ile bölgenin içerisinde bulunduğu temel sorunlar ele alınmalı ve burada alınan kararlar yaşama geçirilmelidir. Yok olan bir Kapadokya’da değil, geleceğe bizim ile köprü kurabilen ve yaşayan bir Kapadokya ile tüm dünyanın gıpta ile bakabileceği bir turizm ve kültür merkezine dönüşebileceğimize inanıyorum.” dediler.
Hayırdır inşallah Kapadokya’da neler oluyor.?
Bu konuda yetkililer harekete geçmeye ve bu yapılan binalarla ilgili olarak bir açıklama yapmaya davet ediyoruz.
Burası Avanos İlçesine bağlı Çavuşin, Kale İç bölgesi. Bu bölge turizm açısından önemli bir bölge ve aynı zamanda birinci derece sit alanı olarak geçiyor.
Ancak burada sessiz sedasız bina yığınları yükseleme başlamış durumda. Bina yığınları diyoruz çünkü aynı yapı şekliyle üç ayrı bina birden burada üstel peribacalarının tam ortasında yükselmiş hatta oturulacak hale bile gelmiş durumda.
Şimdilik kimin yaptırdığı ne maksatla yaptırdığı ve en önemlisi izin alınarak mı yaptırdığı sorularının bir cevabı yok. Ancak SİT ALANI içerisine bu kadar binanın nasıl dikildiği konusu kocaman bir soru olarak ortada duruyor.
Bu yapıların Per bacalarına 30 metre mesafede bulunuyor birçok peribacası ve harika resimli güvercinlikler mevcut. Ayrıca yol kenarındaki Çavuşun Kilisesi’ne mesafe sadece 100 metre kadar. Yani bütüncül olarak bakacak olursanız tam da peribacaları iç içe bir noktada bu üç bina yapılmış durumda.
Bu konuda yetkilileri harekete geçmeye ve bu yapılan binalarla ilgili olarak bir açıklama yapmaya davet ediyoruz.
Dünyanın gözbebeği Unesco Dünya Mirası Kapadokya’nın Çavuşin köyünde yapılmakta olan inşaatlar tarihi peribacaları arasındaki mesafe 30 metreye kadar yakınlaşmasını gören yerli ve yabancılar tepkiyle karşılayarak bu bölgeye kimler tarafından izin veriliyor hayret doğrusu diyede tepki gösteriyorlar.
